İl Müftüsü Tahiroğlu’na OGC’den ‘Hayırlı olsun’ ziyareti

 

DSC_0008Osmaniye Gazeteciler Cemiyeti (OGC) tarafından yeni atanan İl Müftüsü Ali Rıza Tahiroğlu’na ‘Hayırlı olsun’ ziyaretinde bulunuldu.

Ziyarette Müftü Tahiroğlu’na yeni görevinin hayırlı olması temennisinde bulunan OGC Başkanı İsrafil Avcı; “Osmaniye’mizde Müftülük konusunda daha önce ciddi anlamda sıkıntılar oldu. Osmaniye’nin sizden beklentileri yüksek olacak. Sizin görev devir-teslim töreninize katıldım. Ben inanıyorum ki; bu beklentiye karşılık verecek kapasitede bir hocamızsınız. İnşallah Osmaniye’mizde güzel çalışmalara imza atacaksınız. Biz Osmaniye Gazeteciler Cemiyeti olarak bugüne kadar her zaman Müftülüğümüzün yanında olduk, din adamlarımızın yanında olduk. Bundan sonra da bu konuda her zaman yanınızda olmaya hazırız. Osmaniye’mize tekrar hoş geldiniz diyor ve bundan sonraki İl Müftülüğü görevinizde de başarılar diliyoruz” dedi.

İl Müftülüğü’ne atanan Ali Rıza Tahiroğlu da hayırlı olsun ziyaretinden dolayı çok memnun olduğunu ifade ederek, konuşmasına şöyle devam etti: “Tabii ki bahsettiğiniz gibi bir devir teslim töreni icra ettim. İlimizin başta Valisi, Belediye Başkan Vekili, Jandarma komutanımız ve çevre il, ilçe müftüleri ile halkımızın da iştirakiyle beraber güzel bir devir teslim töreni oldu. Bu Osmaniye’de sanırım bir ilk oldu. Aslında sadece Osmaniye’mizde değil, Türkiye genelinde müftülerimiz bu devir teslim törenlerini yapıyorlardı. Ama kendi odalarında yapıyorlardı. Bu şekilde olmuyordu, yani fazla geniş tutmuyorlardı. Ama ben başkanımızın talimatıyla, onun istediği doğrultuda yapmayı uygun buldum. Ben gelmeden önce Osmaniye’mizin son 20 yılına baktım. İl olduktan sonra buradaki görev yapan hocalarımızın kimler olduğuna, neler yaptığına, kaç sene görev yaptığına, personel sayısına, ilçe sayısına baktım. Yani gelmeden önce araştırıp, bilgi sahibi oldum. Hatta Osmaniye isminin nereden geldiğini, Osman kelimesi ile alakası nedir? diye bir hazırlık çalışmasında bulundum. Kısacası dersime çalışarak geldim. Bir de Kahramanmaraşlı olmam münasebetiyle bölge insanını da iyi biliyorum. Bizim bölgemize Urfa’dan, Antep’ten, Maraş’tan, Adıyaman’dan, Malatya’dan gelen aileler var. Tanıdığım ve çalıştığım bölgenin insanları. Allah hepsinden razı olsun. Beklentimin üstünde fevkalade bir alaka ile karşılandım. Bu bizi son derece mutlu etti. Bu alaka şahsımdan ziyade müftülük makamınaydı. Bu ilgi ve alaka tabiki bölge insanın bu makama, ilime verdiği değerdir. Böylelikle bu ilgi ve alakadan şahsım adına hisseme düşeni almış oldum. Bu ilgi ve alakadan dolayı teşekkür ediyorum. Bu bölgenin, ülkenin insanlarına layık olmak için elimizden ne geliyorsa, yapmamız gereken ne varsa yapacağız. Önceki yapılanlara bir tuğla da biz koyacağız. Daha önce görev alanlara da teşekkür ediyorum. Mutlaka güzel şeyler yapmışlardır. Bizim öncelikli işimiz İrşad. İnsanlarımıza dini konularda rehberlik yapmaktır. Camilerimizi sevk ve idare etmek, yönetmek, hocalarımızla beraber sizlere hizmet etmektir. Bunu yapmanın en iyi yolu diye bir şey yok. Öğreneceğimiz, bileceğimiz, tavsiyeleriniz, yol göstermeleriniz, dualarınız ve desteklerinizle biz burada bu işi en iyi şekilde yapmak için uğraşacağız.”

Kendisinin bir devlet memuru gibi mesai saatleri içinde çalışma yapmadığını da belirten Tahiroğlu, “Bizim için zaman mefhumu diye bir şey olmayacak. Yani Cumartesi, Pazar tatil diye bir şey yok. Bizim mesai memuru olmaktan öteye geçmemiz gerekiyor. Çünkü Osmaniye’miz henüz çiçeği burnunda bir İl. Dolayısıyla göç alan bir il. Bir de muhacirlerimiz var. 50 bine yakın muhacir yaşıyor burada. Belki daha fazla, bildiğim ve öğrendiğim kadarıyla 47 bin insan yaşıyor. Dolayısıyla burada yapacağımız çok iş var. Hamdolsun bir kaç tane cami dolaştım ve bunlar dolup taşıyordu. Tam da bizim insanımıza yakıştığı şekilde. Camilerimiz böyle dolup taşıyor olduğuna göre, ben bu insanlar için neler yapabilirim, ne yapmam gerekiyor şeklinde arkadaşlarımızla birlikte gece gündüz çalışacağız. Ben inşaat yapmayı bilmem. Ancak İrşad konusunda, Kur’an Kurslarımız konusunda özellikle hanımlarımıza yönelik kurslar verme konusunda ne yapılması gerekiyorsa yapacağız. Bu arada ben geldim ancak üç tane müftü yardımcısı da gitmiş. Şu anda Müftü Yardımcısı yok. Yenileri gelir inşallah. Altı tane ilçemiz var. Şu anda üçünde müftü yok. Onlar da inşallah gelir. Bir de müdürümüzün tayini çıktı şu anda. İnşallah onun yerine de yeni müdür gelir. Fakat çok adamla çok iş yapılır mantığına da sahip değilim. Çalışan adam olsun, az olsun. Her hâlükârda iş yapılır. Burada zaten kurumsal olarak resmi sıkıntı olmaz. Sıkıntımız dışarıda, esas önemli olan işimiz dışarıda. O da burada oturarak değil, masa memuru, masa başı memuru gibi değil, dışarıda vatandaşlarımız ile olur. Bizim daha çok işimiz çarşıda, pazarda, sokakta, mahallede, köylerde. Yani bizim dışarıda olmamız gerekir. Esnafımıza varıp ‘Hayırlı işler hacı dayı’ dememiz, kurumları ziyaret etmemiz gerekir. Ayrıca çeşitli etkinlikler düzenleyeceğiz inşallah. Kutlu Doğum Haftası, Camiler Haftası, 18 Mart Şehitler Haftası programları yapacağız. Allah nasip ederse, sizleri de bu programlara davet edeceğiz. Çünkü insanlara ulaşmamız konusunda sizler de çok büyük görevler yapıyorsunuz. Allah sizlerden razı olsun. Hayrı duyuran da işleyen gibidir. Peygamber Efendimiz Veda Hutbesi’nde burada bulunanlar bulunmayanlara bildirsin buyurmuştur. O zaman sözlü bir aktarım söz konusuydu. Şimdi de Medya aracılığıyla, televizyon ve gazete aracılığıyla, sosyal medya aracılığıyla aktarım söz konusu. Bu konuda sizlerin de desteklerini bekliyorum. Önemli gün ve gecelerde yazılı basına yazı yazabilirim, televizyonlarda program yapmaya her zaman hazırım. İnşallah gece gündüz burada hizmet edeceğiz” diye konuştu.

Ali Celal KAYMAK