Sağlık-Sen Osmaniye Şubesi tarafından, sağlık çalışanlarının temel sorunlarını dile getirmek ve bu sorunların çözümü için yetkililerin bir an önce harekete geçmesi amacıyla ‘Ambulans Sirenleri Sağlık Çalışanlarının Sorunları İçin Çalacak’ başlıklı etkinlik düzenlendi. Sağlık-Sen Osmaniye Şube Başkanı Muhittin Çenet etkinlikle ilgili yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Ülkemizde gerek kamuda gerekse özel sektörde 1 milyondan fazla sağlık çalışanı alın teri akıtıyor. Bu arkadaşlarımızın temel sorunlarını dile getirmek ve bu sorunların çözümü için yetkililerin bir an önce harekete geçmesi amacıyla bu saatte, burada toplanmış bulunuyoruz. Çünkü sağlık çalışanlarının ağır sorumluluklarının yanında yükleri de her geçen gün artmakta… Buna rağmen, kar topağı gibi her geçen gün büyüyen sorunları da kangrene dönüşmektedir. Dahası, sağlık çalışanlarının haklı taleplerinin yanında, alternatif çözüm önerilerimiz de ya görmezden gelinmekte ya da “zamanı değil” denilerek hasıraltı edilmektedir. Açıkçası sağlık çalışanlarına; alın teri akıtın, çalışın, ömrünüzden ömür verin, fedakârlık edin, gecenizi gündüzünüze katın, canınızı ortaya koyun ama “sesinizi çıkarmayın, susun!” deniyor. Buradan, pandemi sürecinde hayatlarını kaybeden arkadaşlarımızı bir defa daha rahmetle anıyorum. Pandemi mücadelesini başarıyla sürdüren sağlık çalışanlarımıza ve emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Değerli arkadaşlar, maalesef tablo bu İyi ama nereye kadar bu durum böyle gidecek? Hayat kurtaran sağlık çalışanlarının hayatlarını, haklarını, hak ettiklerini, haklı taleplerini, ailelerini, beklentilerini hiçe sayarak nereye varılmak isteniyor, merak ediyoruz! Taşıma suyla değirmen dönmeyeceği gibi bu sağlık sistemi de sağlık çalışanlarına yönelik bu yaklaşımla sürdürülemez. Ülkemizin, sağlık alanındaki en büyük ve tek yetkili sendikal örgütü olarak; bu duruma sessiz kalmamız, yanlışlara ortak olmamız, haksızlıkları görmezden gelmemiz mümkün değildir. Bu nedenlerle, bugün burada, bu saatte, hep hayat kurtarmak için seslerini duymaya alışkın olduğumuz ambulans sirenlerini, sağlık çalışanlarının sorunlarına dikkat çekmek için yükseltiyoruz. Bu sesi, herkesin ama herkesin özellikle de yetkililerin bir an önce duymasını istiyoruz. Peki, sağlık çalışanları ne istiyor? Aslına bakılırsa, sağlık çalışanlarının sorunları ve talepleri çok da bilinmeyen ya da konuşulmayan meseleler değil. Bugüne kadar toplu sözleşme görüşmeleri başta olmak üzere her platformda her görüşmemizde her etkinliğimizde bunları muhataplarımıza hatırlattık. Çözüm önerilerimizi bir bir ortaya koyduk. Sağlık çalışanlarının en temel ve en yakıcı sorunu, hakkaniyetsiz döner sermaye sistemi. Bu sistem alın terini yok sayıyor, yüzbinlerce çalışanı mağdur ediyor! Yapılan araştırmalarda ortaya koymuştur ki, mevcut döner sermaye sistemi nedeniyle hekiminden, hemşiresine sağlık çalışanlarının önemli bir bölümünün ortalama gelirleri yüzde 50 oranında azalmıştır. Pandemi sürecinde yapıldığı gibi yama uygulanması değil, sistemin baştan aşağı yeniden ele alınması gerekmektedir. Hangi konuda olursa olsun, mutlu azınlık üreten bir sistemin devamını sağlamak mümkün değildir. Böyle bir sistemin devamında ısrarcı olmak, mağdur yüzbinlerin daha fazla hak gaspına uğraması, zulüm görmesi demektir. İki uzman hekim tüm şartları eşit olmasına rağmen birbirinden çok farklı ücret almaktadır. İki hemşire tüm şartları eşit olmasına rağmen birbirinden çok farklı ücret almaktadır. Başka hiçbir kamu kurum ve kuruluşunda, tüm şartları eşit olan kamu görevlileri birbirlerinden bu denli farklı ücret almamaktadır. Oysa bunların hiçbiri olmadan, adaleti ve hakkaniyeti esas alan bir döner sermaye sistemi kurmak mümkündür. Yeter ki irade ortaya konsun, adım atılmak istensin. Değerli arkadaşlar; Sağlık çalışanlarının diğer önemli bir sorunu da görevleri başında şiddete maruz kalmaları. Şiddet, hayat kurtarmakla görevli sağlık çalışanlarının kaderi değildir. Bugün şiddet, tüm sağlık birimlerinde adeta kol geziyor. Gün geçmiyor ki sağlık kuruluşlarında bir ya da birkaç şiddet olayı yaşanmasın. Bu konuda yasalar en ağır bir şekilde uygulanmalıdır. Ve tüm toplum sağlık çalışanlarının üzerine karabulut gibi çöken şiddet karşısında daha fazla duyarlı olmalıdır. Sağlık çalışanları bunların dışında ne istiyor? Öncelikle aşırı iş yükü ve uzun çalışma süreleri altında ezilmek istemiyorlar. Soruyoruz, Peki bu nasıl mümkün olacak? Çünkü kendilerini yorgun ve çok yorgun olarak hisseden sağlık çalışanlarının oranı yüzde 93’lere ulaşmış durumda. Oysa bunun çözümü belli. Çözüm; DSÖ standartlarında istihdam sağlamaktır. Bu sayede çalışan arkadaşlarımız nefes alacak ve başta Kovid-19’la mücadele olmak üzere insanımızı daha emin bir şekilde sağlıklı yarınlara kavuşturacaktır. Sözleşmeli istihdama son verilmesini istiyorlar. Çünkü sözleşme usulü çalışma yöntemi, çalışanların motivasyonunu ve buna bağlı olarak da iş barışını bozmaktadır. Çalışan anne babalar, çocuklarını bırakabilecekleri ve kanunun da ön gördüğü kreşler istiyorlar. Aksi durumda Çorum’daki Fatma hemşire gibi çocuklarını alevlere kurban etme riskleri bulunmaktadır. Buradan Fatma hemşiremize başsağlığı dileklerimi iletiyorum. Rabbim hiçbir arkadaşımıza bu tür acılar yaşatmasın. Değerli arkadaşlar, sonuç olarak sağlık çalışanları, layıkıyla yaptıkları işlerinin sonucu olarak hak ettiklerini almak ve daha fazla gülmek istiyorlar. Bu da onların en doğal hakkıdır. Bu hakkın onlara çok görülmemesi gerekir. Sağlık sistemi bu ülkenin sigortası ise –ki öyledir. Çalışanlar, emek verenler, ter akıtanlar bu sigortanın yegane güvencesidir. Hep tekrarladığımız gibi; unutmayalım ki sağlık çalışanları gülerse Türkiye güler. Geldiğiniz için sizlere teşekkür ediyor, sağlıklı günler diliyorum.” Ali Celal KAYMAK
OSMANİYE HAVA
TARİHTE BUGÜN
Namaz Vakitleri
SAYAÇ
Arşivler
- Nisan 2024
- Mart 2024
- Şubat 2024
- Ocak 2024
- Aralık 2023
- Kasım 2023
- Ekim 2023
- Eylül 2023
- Ağustos 2023
- Temmuz 2023
- Haziran 2023
- Mayıs 2023
- Nisan 2023
- Mart 2023
- Şubat 2023
- Ocak 2023
- Aralık 2022
- Kasım 2022
- Ekim 2022
- Eylül 2022
- Ağustos 2022
- Temmuz 2022
- Haziran 2022
- Mayıs 2022
- Nisan 2022
- Mart 2022
- Şubat 2022
- Ocak 2022
- Aralık 2021
- Kasım 2021
- Ekim 2021
- Eylül 2021
- Ağustos 2021
- Temmuz 2021
- Haziran 2021
- Mayıs 2021
- Nisan 2021
- Mart 2021
- Şubat 2021
- Ocak 2021
- Aralık 2020
- Kasım 2020
- Ekim 2020
- Eylül 2020
- Ağustos 2020
- Temmuz 2020
- Haziran 2020
- Mayıs 2020
- Nisan 2020
- Mart 2020
- Şubat 2020
- Ocak 2020
- Aralık 2019
- Kasım 2019
- Ekim 2019
- Eylül 2019
- Ağustos 2019
- Haziran 2019
- Mayıs 2019
- Nisan 2019
- Mart 2019
- Ocak 2019
- Aralık 2018
- Eylül 2018
- Ağustos 2018
- Mayıs 2018
- Nisan 2018
- Mart 2018
- Şubat 2018
- Ocak 2018
- Aralık 2017
- Kasım 2017
- Temmuz 2017
- Haziran 2017
- Mayıs 2017
- Nisan 2017
- Mart 2017
- Şubat 2017
- Ocak 2017
- Aralık 2016
- Kasım 2016
- Ekim 2016
- Eylül 2016